Etiketler

Pazartesi, Mayıs 28, 2012

Kim Bum Soo & Taeyeon Different


Bir şarkı var bu aralar morelim sıfır olduğu için kendimi Ballad şarkılarına verdim hızımı da alamadım birde çeviri patlattım:)

Tabi ki bu sefer K. Will değil Kim Bum Soo bu nasıl bir ses bu nasıl bir adam ey büyük Allah'ım sesinde ki o duruluk ve saflık ahh içime işledi..

Sizinde beğeneceğinizden hiç şüphem yok bakın yine çok konuştum o benim oppam olamasa da ona hayranım..



O yukarıda gördüğünüz Kore Yıldızları Türkiye galiba benim sayfam:)) oraya da bekleriz ..Şarkı çok güzel değil mi?

Kore Aşığı ve Türkçe Çevirileri devam edecek..

Pazar, Mayıs 27, 2012

Only You / Always

Şimdi konuya nereden başlıyayım inanın bilemiyorum bu yazının sonu nasıl bitecek gerçekten muamma:))..

Korefanları So Jı Sub filmleri dizileri sanki bana yasaklıdır, o herkesin ayılarak bayılarak salya sümük ağlatan dizi I'am Sorry I Love You dizinde 3 bölümde sıkılıp bırakan So Jı Sub'u soğuk bulan bakışlarınıda donuk bulan ben, filme olan hissiyatımı anlatmadan önce bu muhteşem oyuncudan önyargılarım için özür diliyorum sonrada en büyük fanı olan Kifayet (kendisi So Jı Sub'un Türkiye'de ki fahri elçisi..)'ten sonracığıma tüm fanlardan özür dilerim..:))

Yine duygusal bir anımda Facebook sayfama ''Korefanları ağlayacağımız dramatik bir film var mı ? /kore aşığı'' yazdım ve gecenin 1.10 sularında yorum patlaması ile bu filmi önerdiler hemen google yazdım ama bu olamazdı. So Jı Sub değilmiydi o posterde ki? Evet kesinlikle oydu ve kaçınılmaz sondu bu filmi bu akşam izlemek zorundayım ..Tüm ön yargılarımı ya haklı çıkaracaktım yada yukarıda gördüğünüz gibi özür dileyecektim.



Evet filmi izledim yine ağlamadım ama gözlerim ağlayıp ağlamama da kararsız kalbim üzülmek üzülmemek arasında gel git  yaşadı ve sonunda izledim..


Nasıl Bir Film!



 Jang Cheol-Min ( 
So Ji-sub )
yetimhanede büyümüş eski bir boksördür.. Çok sevdiği boksörlüğü bıraktığında hayatı değişmiş bir takım olaylara karışınca 4 yıl boyunca hapishanede yatmış, hapishaneden çıktığınca artık eskisi gibi bir olmak istemediği için küçük işlerdesu taşıma ,bekçilik vs ..işlerde çalışmaya başlamıştır..


Ha Jung -Hwa  (Han Hyo-joo) üniversiteyi bitiridiği 5 Mayıs günü ailesi yaptığı bir kaza sonucu görme yetisini kaybetmiş güzel bir kadındır..En büyük tutkusu öremediği halde dizi izlemrktir.. Oldukça meraklı ve sıcak ruhlu bir kadın olduğu için de tesadüf eseri Cheol Min ile tanışır .. 

Arada yaşadıkları olaylar ve sıkça görüşmeleri sıcak kadının görmeyen gözleri soğuk ama gören adamın kalbini yumuşatır..Ve izleyiciye doyumsuz bir duygu seli yaşatır...


Filmi izlemeyenler ama izlemek isteyenler varsa burayı okumasın:))

Her ikisininde aşkı o kadar temiz ve güzeldir ki artık Cheol görmeyen sevgilisinin gözleri olmuştur onun için herşeyi yapmak artık yaşamasından önemlidir..Onun için anne baba kardeş sevgisi ve dünyada ne kadar güzel şey varsa artık bu kadındır.. So Jı Sub'un harika oyunculuğu ile görsel şölene dönüşen bu filmde ki karakteri o kadar sahiplenicidir ki temiz bir yaşam ister sevgilisi..Oda boksörlüğe geri döner eskisi gibi olmak ve çok para kazanmak zorundadır.. Yanlız kadınına verdiği bir söz vardır kesinlikle yaralanmak her maçtan sonra yoksa başı belaya girecektir.. Kadın..''Yaralanmadan geleceksin yoksa başın belada der..^'' ve adam sözünde durur..


Fakat bu mutluluk kısa sürer tesadüf eseri yıllar önce kızın yaptığı kazada onun hapse girdiği günde yaptığı kavga yüzünden olduğunu fark eder..Ve suçluluk duygusuna kapılır..Bir gün bu düşüncelerle eve geldiğinde sevdiği kızı bulamaz korkar her yer heryerdedir.. Küçük bir ev kazası geçirmiş hastahaneye götürmüştür..Doktor bir şeyinin olmadığını fakat 1 ay içerisinde ameliyat olmasa görme yetisini kazanmak için şansı olmayacağını söyleyince... Genç adam için fedakarlık zamanıydı o parayı bulmalı ve sevdiği kadına gözlerini vermeliydi..Ve öyle de oldu..Kadın gözlerini açtığında görmek istediği ilk kişi olmasını istemişti..

O parayı kazanmak hiç kolay değildi ölümüne illegal maçlara girip ölümüne savaşarak kazanmıştı fakat herşey için çok geçti ve aradan koca bir iki yıl geçti..

Sonunu bilhassa anlatmayacağım ben çok kötü bir son bekliyordum desem yeterli..



 


Film'in fragmanlarından biri yine 2 Ballad starımdan biri olan Kim Bum Soo söylüyor ahhh çok büyük aşkdı be:)) Sıradan bir konunun olmasına karşın bu So Jı Sub'un o karizmatik sesi ve o ağlama sahnelerinde ki üstadlığına şapka çıkardıyorum:)) Ajusiii sana bayıldım... İzleyinnnn..Başka yazılarda görüşmek üzere...

















Cuma, Mayıs 25, 2012

The King 2 Hearts OST


The King 2 Hearts 

Şu sıralar bu diziyi bilmeyen yoktur.. Kore'nin iki ünlü oyuncusunun rol aldığı ve benim hayran kalarak izlediğim harika dizi..Şuan final oldu..Ama nasıl bitti bilemiyorum tabi ki hiç bir sitede bulamadım izlemek için ama siz yazımı okuduğunuzda ben çoktan izlemiş ve sonuna kadar izlediğim harika dizi bitti diye ağlıyor olurum..



Neyse asıl konuya dönersem nasıl bir blogcuyum bilmiyorum diziyi tanıtmadan ostlarını anlatıyorum işte bende böyle biriyim:)) Aslında dizinin ostunu anlatıyor olmam bloğumda Facebook sayfamda sıkça yer verdiğim bir isim olan K.Will ve o harika şarkısı...

Bu nasıl bir ses bence o Ballad türü K-pop'un starı olmak yerine dünyanın romantik prensi olmalıymış.. Ona olan hayranlığımı kelimeler ile ifade edebilmem mümkün değil.. Onu neden seviyorum sadece dinlemenizi istiyorum



Özellikle Türkçe'sini paylaştım anlayarak dinlemenin her zaman duyguları harekete geçirdiğine inanıyorum..K.Will bir kaç şarkısında çeviride bulundum.. Ama anlamadan bile bu adamın sesinin içinize aktığınızı hissedersiniz..Dizinin şarkısı harika ötesi dizi şahane ama bu şarkı ...tek kelime ile dinlenilmesi gereken bir lirizm şöleni...


Kısacık bir yazı oldu aslında bir şey yazmadan da paylaşabilirdim.. Çünkü bu şarkıyı ve bu adamı anlatmam gerek yok sadece player tuşuna bastığınızda eliniz sürekli replay de kalacak...


The King 2 Hearts Konusu Buradan Ulaşabilirsiniz ve Buradan da izleyebilirsiniz


Pazar, Mayıs 13, 2012

Kutsal Aşk (Love so Divine )


Merhaba yine ben Kore Aşığı

Yeniden
Kwone Sang Woo Filmlerinden biri ile karşınızdayım ama bu defa sizi ağlatmak için değil güldürmek için Kwone oppa ve ben buradayız:))

İtiraf etmeliyim ki
Sang Woo'yu çok beğeniyorum hüzünlü filmlerin adamı derken yine beni utandırdı..Yine beni şaşırttı kendine hayran bıraktı.. Dün gece öyle aylak aylak Galatasaray şampiyon olmuş cadde cadde araba turu yaptıktan sonra tabi uykum nerelere kaçtı bilemezken, aman efendim bari uykum yok seçeğim bir kore filmi de uykum gelsin dedim..

Ve olan oldu ..Kwone oppa ile yine yollarımız kesişti..Kutsal Aşk filmini şans eseri buldum..İyikide izlemişim yoksa o gözümde hüzünlü filmlerin adamı olarak kalacaktı.. O gerçek bir sanatçı..


Filmin Konusu



Kyu Shık (K.Sang Woo) arkadaşı Sean Deal Thomas ile Rahiplik kursu gören iki genç rahip adayıdır. Komik ve baş belası rahip adayı Sean.. Azimli ve sadece Rahip olmak isteyen Kyu Shık'in başınıda belaya sokunca ceza olarak 1 ay boyunca bir kasabada Papaz Nam'a yardım için gönderililer..İşte ne oluyorsa orada oluyor..

Papaz Nam'ın güzel yiğeni kendisini (Secret Garden efsanesi şimdilerde The King 2 Hearts dizinde oynuyan oyuncu Ha Jı Won )Yang Bong Hie ile karşılaşır.(Ama ne karşılaşma (^.^) ) Y.Bong Hie Amerika'dan Kore'ye sevgilisini karşılamak için ailesinin izni olmadan kaçmış ama ona bu kaçış terkedilişi berberinde getirince  amcasının Kilisesin de beş parasız kalmıştır.. İlk Başlar da yakışıklı papazımız ve güzel kızımız hiç anlaşamaz her fırsatta didişirler.. Fakat bu didişmeler berberinde farklı duyguları da getirmeye başlamıştır.



Kyu Shık ilk başlar da anlamaıyor dur..Ama ona olan hisleri erkeklik hormanları ve birde papaz olma hayalleri birbirine girince aşkı ve papaz olma hayalleri arasında bocalamaya başlar..Ve ortaya seyre dyumsuz bir komedi çıkar..:) Hemde Kutsal Aşk..



Kore Aşığı Film İçin ne diyor..




Ne diyeceğim Korecan! Kore Aşığı yazmış demek ki film çok güzel ayrıca film boyunca Sang Woo 'nun pürüzssüz yüzüne hayran kalmadım mı? Aşık Olmadım mı? Neden burada değilsin seni haylaz demedim mi? Neden bu kadar yakışıklı olmak zorundasın demedim mi? Ha Jı Won unni gerçekten çok güzel bu iki oyuncu o kadar kaliteli ki izlemeyi bırakın zorla gözünüze giriyorlar..Ahh bu film izleyin işte yorumunuzu da bırakın..Haydi başka filmler de görüşmek üzere bassaaa...

Cuma, Mayıs 11, 2012

Pain (Acı)




Kore Aşığı olduğumdan beri bu konuda mütavazi olamayacağım film tercihlerim etkilendiğim filmler oldukça kaliteli..


Acı dolu bir aşkın içinde acı hissetmeyen bir adam ve ölümcül bir hastalığın pençesinde olan genç bir kadının aşk hikayesi..

More Than Blue  izlediğimden beri artık daha fazla ağlayamam dediğimde galiba büyük bir yanılgı içindeymişim.. Ve yine salya sümük ağladım.. Kaderin cilvesine bakın ki bir numara filmim olan  More Than Blue 'nun başrol oyuncusu  Sang Woo-Kwone   yine başrol de ben bu adamı ne kadar seviyorum anlatamam hüzünlü filmlerin adamı .. Bir rol bu kadar gerçekçi olur bir adam bakışları ile ancak bu kadar ağlatır izleyiciyi..

Film çok yeni 2011 yapımı ilk izleyenlerden sayılırım.. 

FİLMİN KONUSU




Acı dolu bir aşkın içinde ..Acı hissetmeyen bir adam ile ölümcül bir hastalığın pençesinde olan genç bir kadının aşk hikayesi.. 




Park Nam Soo .. (Kwone Sang Woo) acı hissetmeyen bir adamdır. Hayatı acı hissetmese de acılarla dolu bir adamdır.Ailesini tüm sevdiklerini trafik kazasında kaybedince koskoca dünyada yapayalnız kalmıştır.İçine kapanık hayatını bir tefecinin gözdağı verme aracı olarak dayak yiyen adamı olarak devam ederken.. Bedeni hiç acı çekmiyor eli yüzü kan içinde kalsa, üzerinde sopalar kırılsa o gözünü bile kırpmıyordu. Ta ki Joo Dong Hyun  (Ryeo Won-Yeon) ile tanışıncaya kadar..



Joo Dong Hyun  (Ryeo Won-Yeon) Hemofili hastası olan tek başına yaşayan hastalıklı yaşamını borçlarla ile uğraşan yalnız kadın.. Kanı pıhtılaşamadığı için eğer parmağına iğne batarsa kanamadan ölme tehlikesi her an olan kadın..  Yalnızlığına Nam Soo ile tanışınca son vermiştir..



Aşkları o kadar değişiktir ki borçlarına karşılık Nam Soo ona bir oda vermiştir. O oda içinde, acı çeken iki bedeni bir araya getiriyordur.. Nam Soo o kadın için artık hissetmek istiyordur..Artık dayak yemek istemiyordur ve farklı bir iş bulmaya çalışmış dublorlük yapıyordur..Öpücük nasıl bir his dir dudakta nasıl bir iz bırakır..Hasta kadın ona ölme ihtimali bile olsa vücudunu ona sunmuş ve artık herşeyi ile birlikteyken..



Kadın hastalanır..Öksürükten bayılmış yolun ortasında öylece kalmıştır hastahane ye gitmek istemiyordur.. ''Eğer hastahaneye gidersem ölürüm herkes hastahanede ölür'' diyordu.. Adam onu yağmurun altında bulup tüm gücü ile sırtına aldığında ölmemesi için dua ediyor du..

Artık kadının kullandığı ilaçlar bünyesinde hiç bir etki yapmadığı için yurtdışından gelecek olan özel bir ilaçla tedavi olacak yaşama ihtimali yükselecektir.. Kadın doktorun sözlerini duyunca Nam Soo'yu terk etmek ister.. Fakat adam bıraksa bile onu asla ölme bırakmayacaktır..



Film'in Fragmanı
 


Film'den

Nam Soo Kilisede Dong Hyun'u ağlarken görünce hiç ağlayamadığını fark etmiştir..Evlerine dönerken.. Dong Hyun'na ulaşmak için bir cep telefonu verir..

Nam Soon:Bir Ankösörlü telefon buldum! Ama çok uzakta..

Dong Hyun:İlk Defa biri beni düşünüyor

Nam Soon:Neden Ağladın?

Dong Hyun:Ağladıktan sonra kendimi rahatlamış ve ferahlamış hissediyorum. Göğsüme merhem sürülmüş gibi.

Nam Soon:Bu Yüzden mi ağladın? Rahatlamk için mi?

Dong Hyun:Evet!

Nam Soon daha sonra yumruğunu sıkar duvara sürtünce..

Dong Hyun:Ne Yapıyorsun?

Nam Soon:Önceleri.. Ağlamak istediğimde bunu yapardım.Ama Hiç acımazdı bu yüzden hiç ağlamazdım.Keşke o zamanlar biri bana sorsaydı ''Neyin var diye'' Joo Dong Hyun! Bana herşeyi anlata bilirsin.Seni ağlatan ve güldüren şeyleri.

Dong Hyun:Nam Soon benimle ilgileniyor.. Buda bana babamı hatırlatıyor.. Onu çok özlüyorum..

Ah bu sahnede ağladım içim cız cız cız oldu...

Ve asıl şu ki filmin o kadar duygu yüklü sahneleri var ki çoğunu yazmak isterim ama heycanı ile izleyin diye yazmıyorum ..Ama bu sözleri yazmadan geçemeyeceğim Dong Hyun hastanede iken..

''Dong Hyun! Benimle konuşmak istemeyebilirsin.Bu yüzden mesaj bırakıyorum..İçinde eşyalarının olduğu kilitli dolabin şifresi 1130.Tanıştığımız ilk günün tarihi.Sensiz orada yaşamak istemedim bu yüzden evimi sattım. Dolapta ki para senin..Yanında götür. Bir gün Avustralya'ya geleceğim ve seni bulacağım.Hatta başka biri ile evlenmiş olsan bile..Bir kez daha benimle karşılaşacaksın.Söz.Lütfen .Elveda..Çok aptalım o zaman söyleyemedim ama sağlıklı bir adamla tanışır uzun bir ömür sürersin.

Acı için Kore Aşığı'nın hisleri

Kesinlikle izlenilmesi gereken bir film... Aşk var Acı var Hüzün var Dram var.. Bu filmi More Than Blue kadar etkileyici bulmasam da ama bu hayatta Kore filmi tutkunu biriyseniz boş vakit değil dolu bir vaktinizi bu filme ayırabilirsiniz.. Kesinlikle şahane ötesi ağlayacağınız özellikle de benim gibi kalbi yaralılar için yanında bir kutu dolusu ağrıkesici mendil gibi eşya barındırma şartı ile..KESİNLİKLE İZLEYİN

                                               
Warning:Kesinlikle İzleyin..