Etiketler

Pazar, Kasım 18, 2012

Mim; Sende Olan 5 Şey !



Esra Kübra Ercan  bana çok ama çok uzun bir aradan sonra bloğuma girmemi ve iki satır yazmamı sağladılar.. Bu yazısında beni mimlemiş..Mim yazısı yazmayalıda baya çok olmuş.. Heyacanla yazalım ...

Mim'in konusunu göremedim ama SENDE OLAN 5 ŞEY! gibi;

Çantanda ki 5 şey?


*Cüzdanım ve içinde olan her türlü kimliğim (TC. Ehliyet, diğer kimlikler)
*O an okuduğum romanım
*Eğitim kitaplarım
*Cep telefonum
*Mp3'üm
Odanda ki 5 şey?

*Kitaplarım
*Bilgisayarım
*Televizyonum
*Oda parfümüm
*Büyük Boy aynam


Bu Ay Yapmayı Planladığın 5 şey?

*Mümkünse artık istediğim yere atanmak;
*Başladığım Kursu en iyi şekilde bitirmek;
*Atanamasam bile işe girmek;
*Alcakaranlık'ın son filmine gidip çatlayana kadar mısır tüketmek;
*Tüm bunları yaparken biraz yalnız kalabilmek;

Almak İstediğin 5 şey!

*Kitap evine gidip yeni çıkan tüm İngiliz Tarihi romanları almak hayal bile olsa;
*Kesinlikle bir çizmeye ihtiyacım var :(( 
*Kesinlikle birde o çizmeye uyan kabana
*O kabana uyan her türlü aksesuara..
*En önemlisi dip boyalarım geldi pufff..

Beni mimleyen kişiden etkilendiğin 5 şey;

Şimdi bunu maddeler halinde sıralamayacağım..Onunla bir ortak noktamız var ahh pardon iki ortak noktamız var Kore ve Kitaplar..

Kore benim için tutkudan çok eğlencedir ama iş kitaplara dökülünce tutku ihtiras aşk fırtına ne arasan var bende...İşte Esra Kübra Ercan ile ortak noktamız ve beni derinden etkileyen nokta... KİTAPLAR...

Bu mimde benide düşünmesi zaten ayrı bir incelik...çok teşekkür ederim...

Salı, Ekim 16, 2012

Game Of Thrones (Taht Oyunları)



Tanrı erkeği yarattı biliyorum ^^

Herkese meraba; Korecanlar ve beni takip eden canlar ve şans eseri gelip arada kaynayanlar ^^ ..Buraya yazamayı ve sizleri özlemişim..

Geçenlerde Jason Momoa'i araştırırken onun kıllı izbandut gibi resimleri görünce Allah Allah dedim bu çocuk nekadar iri aynı okuduğum iskoç kitaplarında ki iskoç beyleri gibi.. Zaten bu adamı ayrı severim çok yakışıklı olmakla birlikte adam başlı başına kaliteli bir oyuncu Kendisini Barbar Conan filminden tanıyorum..Direk bir dalış yaptım ama ne yapayım dizi ile Jason'cuğumun sayesinde tanıştım.. Adam yıkılıyor :))Ki ben her kaslıyı beğenseydim ohohoooo Brad Pitt çoktan sevgilim olmuştu...


                                                            Dizimizi Tanıyalım

Başrol Oyuncuları Bu Kadarcık ^^

Efsanevi Westeros topraklarını kontrol edebilmek için 7 soylu aile savaş vermekte, politik ve cinsel entrikalar çevrilmektedir. Bu aileler arasında, Stark, Lannister ve Baratheon aileleri öne çıkmaktadır...

Westeros kralı Robert Bratheon, eski bir arkadaşı olan Eddard Stark'a sağ kolu olması için teklif götürür. Eddard, kendinden önceki sağ kolun öldürüldüğünden şüphelendiği için, bu olayı araştırabilmek adına teklifi kabul eder. Sonra ortaya çıkar ki birden fazla aile tahta göz dikmiştir.

Büyük denizin diğer tarafında ise, asırlardır hüküm süren ve Baratheon ailesi tarafından tahttan indirilen eski Targaryen ailesinin sağ kalan üyeleri de tekrar yönetimi ele alma planları yapmaktadır. Bu ve Greyjoy, Tully, Arryn, Tyrell ailelerinin de bulunduğu bir savaş başlar. Bunlar olurken, kuzeyde ise, eskilerden kalma bir kötülük uyanmaktadır. Savaş ve politik kargaşaların ortasında, insan ırkı ve bu dehşet karşısında duran tek şey ise, kendini dünyadan dışlayıp, kuzeyde kaybolan Gecenin Bekçileri'dir

Dizininin Cezbedici Yanları..


Aslına bakarsanız 3 sezonluk bir dizi ilk iki sezon çekilmiş üçüncüsüde 2013 de çıkıyormuş..Ve ben daha ilk sezonun beşinci bölümündeyim, ve nadir olan bir durumdur ki ben fantastik türdeki yapımları beğenirim ama uzun soluklular pek sarmaz..Ama bu dizi o denli kaliteli bir yapım ki oyuncu kadrosunun zenginliğinden tutunda çekim yerlerinin kalitesine kadar..

Dizi kesinlikle izlenmeli sansürsüz cinsel içerik temalarıda var ama benim için şuan dizinin kalitesi ve kaliteli her yapım ilgimi çekiyor ve seçimlerimde isabetlidir..Bu konuda mütavazi olamıyorum ^^

Şöyle bakarsanız bir fantastik film veya dizi izleyecekseniz herşeyden önce oyuncular ve kostümler gelir benim için.. İnanırmısınız dostlar şu diziyi izlerken adamlar üzerlerinde ki toza varana kadar düşünmüşler tek kelime ile şahane...Dizide farklı krallıklrın yaşam stilleride konu alırken öyle derin ilişkiler söz konusu ki siz artık tam kaba tabirler.. ''Çüşşşş ,, ohaaa..'' diyorsunuz...Dizi oldukça başarılı gidiyor ülkemizdede fazlası ile ilgi topluyor..

Jason sayesinde başladım ve onun rolüde inanın beni bende alıyor.. Adam resmen herkül ya:)..

Daernerys ve Khal Drago ne aşk be..
Daenerys ve Khal Drago çok  tatlı bir çift..
Diziyi bunlar için izliyorum dersem yeridir.. Canlar daha dizide bilmediğim çok şey var ama öyle muhteşem sahneler vardı ki yazmadan edemedim ne yapayım.. Diziyi bitirdiğimde geleceğim.. İzleyenler sizdende yorum bekliyorum...


Ben gidiyorum karakterleri iyice öğreneyim koşa koşa yazmaya geleceğim sağlıcakla kalın.. Yorumda bekliyorum yoksa parmaklarımı jiletlerim ^^

Çarşamba, Ekim 03, 2012

Hüzne Dair!



Sessiz bir çığlık hepimizi sarmadı mı? Aynı görüşü paylaşmadığımız ama aynı havayı soluduğumuz insanlarla bile aynı fikirde değilmiyiz!Belki bu yazımı görenler şöyle düşünür adı Kore Aşığı o ne anlar ki...
Sadece huzursuzum sadece ümitsizim.. Hergün binlerce kez tanımadığun insanlara dua etmek,artık vazife gibi gelir oldu..

Bir kadın kocası tarafından..Bugün de malesef bir şehit verdik.. Atanmayı bekleyen öğretmen dayanamadı intihar... Komşumuz bize savaş açtı.. Cinnet geçirdiler..Bir bebek çöplüğe terk edildi.. Küçük yaşta tecavüze uğradı... Trafik kazasında...

Bu sonu gelmeyen cümleleri bizim tamamladığımız bir yerde yaşıyorken nasıl yalın ve sadece kendini düşünen bir insan olur ki insan! Bugünlerde ümitsiz oluşumdur belkide bu yazıyı yazarken ki amacım.. Öyle hoşnutsuz öyle doyumsuz ve benimci bir millet oluyoruz ki.. Kendime kurduğum ütopyanın bu olmadığını anladım..Şimdi keşke küçük olsaydım ve tek sorunum bir oyuncak bebeği istemek ve onun hayalini kurmak olsaydı..

Büyümek pekde güzel bir şey değil ... Güzel gördüğüm bir geleceğe inancım olsaydı sanırım bu sözleri yazan insana ''hoşnutsuz ve sabit fikirli'' derdim .

Çocuklar ahh çocuklar hayatınızda hiç esirgeme kurumlarını ziyaret ettiniz mi? Nasıl sevgiye aç nasılda ümitle bekliyorlar sizi..Sıcak bir bakışınızı sizden aslında tek bekledikleri hasret kaldıkları tek şey saçlarını karıştımanız birde gülmeniz...Nasıl terk eder bir anne evladını nasıl bırakabilir bir baba çocuğunu..

Hiç şehit annesi ile tanıştınız mı? Tanışmadıysanız bunu tavsiye etmiyorum çünkü  içinize kezzap dökseler o bile daha az acıtır.. 'Anne geleceğim dedin, Bu tabutta neyin nesi bu sen değilsin, geleceksen iki ayağın üzerinde çık karşıma,Oğlum kalk..''

Daha küçük  yaşında tecavüze uğrayan E... 20 sine gelince hayat kadını oldu.. Hayat ona zaten ismini vermişti.. Erkekler bir  et gözü ile bakarken kadınlar ona kötü kadın diyordu.. Onu kimse dinlemiyordu ki.. Kimse bilmezdi zorla tecavüze uğradığını sonra yine ailesi tarafından 70 yaşında adama satıldığnı..Buna dayanamayıp şehre kaçtığınında bilemezdi E.. bu dünyanın çivisinin çıktığını..Gözünü bir pavyonda açtığında daa 18 indeydi.. 20 sinde bir nezarete düştüğünde..''Ben böyle olsun istermiydim..''dedi ve hayat sadece ona bu hakkı veriyordu...

Binbir hayaller kurar kadınlar evlenmeden önce..Gelinliğin çiçeğinden üzerindeki incilerini daha 13 yaşında hayal eder.. Her kadın gibi göreceli prens adayı vardır..Bir gün onu bulduğunu sanır..EVLENİR.. Hayat hiçte hayal ettiği prensi veya kendisini hayal ettiği eş değildir..10 yıl sonra artık dayanılmaz olan bu evlilik mahkemeye taşınır..Mahkeme ya devam ederken yada bitttikten sonra gazenin üçüncü sayfasında koca bir manşet vardır.. ''KOCA KARISINI HUNHARCA KATLETTİ''

Şu zor günlerde kızmayın bana kaçmak geliyor açıp haberleri izlemek istemiyorum..Adalete olan inancım kalmadı ağzında gümüş kaşıkla doğmayanlar beni anlar yazımın siyasi değilde insani olduğunu.. Hayallerine uzak kalmışlar ümitsizce ağlayıp sonra yine gülmeye başlayanlar umarım beni anlarsınız..Bir gün bu ülkede güzel şeylerin olacağınıda ümit etmek istiyorum...Bir kadının yaşadıkları ile değil yaptıkları ile namusunun konuşulduğu bir yer olmasını umut etmeyi umut ediyorum..Bir gün daha şehit haberi duymamayı bir ailenin acıdan kahroluşunu izlememeyi umut etmek istiyorum..Küçük yaşta hayatı kararan çocukların artık sadece gülmesini umut ediyorum...Bu kötü şeyler devam ederse yaşlanmaktan korkmamayı umut etmeyi umut ediyorum..Söylenecek o kadar söz var ki sanırım daha fazla yazamaycağım.. Kısaca bu hayatta da insan mutlu olabilirmiş demeyi umut etmeyi umut ediyorum...HOŞÇAKALIN..

Pazartesi, Ekim 01, 2012

Yalnızlık

 

Kulağımda kulaklık son ayarda Farid Farjad Gelinciğin Hüznü ,yanımda okunmayı bekleyen bir kitap.. Garipsenecek kadar kalabalık bir çevrede sanırım yanlızlığı hissetiğim bir zaman da yazıyorum..Bu yazının sonu nereye varacak bende bilmiyorum.. Uzun bir dönemdir kendimle bile konuşmadığımı fark ettim...

Yorgun bir ruh, ama gülümseyen herzaman kahkahalar atan ikiyüzlü bir çehreye sahip olmak hayatın sizi doğuştan ''sen ikiyüzlü doğdun kabul et '' demesi gibi birşey.. Geceleri uykuyla dargın olmanızı sağlayan saatlerce tavana gözlerinizi dikip sebepsiz yere ağlamanız demektir! Ertesi gün şiş gözlerinizle gülümseyebilmenizdir yalnızlık..

Küçücük şeylere bile tahammülünüzün kalmadığında sığınacak en gizemli yerinizdir..Kimseyi oraya sokmak istemez girmek isteyenler şiddetle karşı çıkarsınız..Halbu ki bir izin verseniz gönlünüzün durmadan kanayan bir yerini belki birileri tamir edebilir..Aklınız benim gibi ise unutmayan nöronunuz sürekli çalır vaziyetteyse....O zaman bile bir fırsat verseniz aslında hayattan zevk almayıda öğreneceksiniz.. Sözler basit iş icraate gelince benim gibi sıfırsanız işte o zaman gerçekten yalnızsınızdır..

Artık yüzünüzde gülen bir yüz o deri parçasının arkasında durmadan ağlayan bir çehre varsa ..İşte tehlike çanları çalıyor demektir..Sanmayın ki bunları yazarken bir takım problemleri belkide yaşımın yarısı kadar bir zaman diliminde hayalini kurduğum,kendimi ona göre yetiştirdiğim hayale ne kadar uzaksam bu üzüntüyü kendimden başkası bilmez.. ''Ben çok iyiyim,hayat çok güzel..'' yalanına sığınır birde kahkahayı patlatırım.^^

Zaman herşeyin ilacıdır diyen kişi! Sen bu dünyanın en büyük yalancısısın..O ilacın bir yan etkisi var içindeki sızıyı götürsede aynaya bakınca yüzüne hergün yeni bir çizik atıyor..Ve o zaman anlıyorsun ki sen o acı ile büyüyorsun eskisi gibi kahrolmuyorsun..Eskisi gibi hissetmiyorsun ama.. işte o geçmişle yaşıyorsun..

Bu yazının sonunu biryere bağlayamıyorum.. Neden yazdığımıda bilmiyorum..Sanırım yalnızım hayal kırıklıklarım var ve ikiyüzlü davranıyorum tüm insanlar gibi.. Daha iyi hissetiğim bir dönemde görüşelim..





Pazar, Eylül 23, 2012

Benjamin Button'nun Tuhaf Hikayesi

                                               
                                           
Uzun bir aradan sonra herkese merhaba;Ülke gündemi ile sarsılan hayallerim ümitlerim hatta tüm inançlarıma ağlamak için bir bahanem olsun diye bir film arıyordum..Hatta ben değil tüm facebook sayfamda ki üyelerim sağolsunlar ne kadar film varsa önerdiler..Çoğunluk hint filmlerini önerince izleyeyim dedim..Neyse hint filmlerine girmeyeyim girersem bende ayar kopuyor..

Artık bir Orhan Gencebay açayım Batsın Bu Dünya dinleyip ağlayayım derken.. Çok sevdiğim bir arkadaş bana mesaj atmış ''Bilmem ağlarmısın ama.. Benjamin Button tam sana göre izle..'' Tabi kaçarmı hemen açtım..Konu itibari ile ilk bakışta bana göz kırpan film ''bunu daha önce nasıl izlemem.. aaa ilginçmiş yahu!'' içimdeki sesle beraber bana unutamayacağım beni etkileyen bir film olarak anılarımda yer etti.Ünlü takıntısı olmayan biriyimdir.. Ama Brad Pitt'i Truva filminden beri tanırım..Sarışın olarak tek yakışıklı ve karizmatik adamdır,çok filmini izledim oyunculuğu ise kesinlikle tartışılamaz.. Brad Pitt varsa bir bakın derim..

Hayatınızı tersden yaşamak !


Doğduğunuzda 80 yaşında olarak doğsaydınız yaşamınızı nasıl yaşardınız?
; Film bu soru işareti ile başlıyor ilk dakikada sizi dünyadan koparıyor..Ve bu soru Benjamin Button'u ne kadar ilgilendiriyorsa sizde onun kadar düşünüyorsunuz..



 Benjamin Button; ''1'inci Dünya Savaşının bittiği bir günde doğmuştum, doğulabilecek en güzel zaman dı.'' Doğduğu zaman en güzel zamandı düğme sektöründe en iyi olan bir babanın oğlu olarak, dünyaya 80 yaşında gözlerini açtı ve bir ucube gibi terk edildi.. ''Herkes öleceğimi söylüyor, anne ben ne zaman öleceğim.'' Ve Benjamin Button gözleri kataraktan neredeyse kör olmuş ve bir çok sağlık sorunu ile doğduğu halde o yaşadı, Babası onu Quınn denilen huzur evinde refakatçi olarak çalışan iyilik meleği bir siyahi kadının yanına bıraktı. Kadının çocuğu olmuyordu 80 yaşındada olsa bir bebeği olmuştu.. Sahip olabilecek en iyi anneye yaşanabilecek en güzel yerde büyüyür pardon gençleşiyordu..Huzurevinde....
          Ben Neden Böyleyim?


Herkes öleceğini düşünürken o yaşadı. 7 yaşında 70 yaşında ki bir adam gibi görünsede o bir çocuktu.Dünyayyı keşfetmek dışarıdaki çocuklarla oynamak istiyordu ama tek bir soru vardı aklının bir köşesinde ''Ben ne zaman öleceğim anne?''

Ama ölmedi yaşadı..Yaşamını ilginç kılan Huzur evinde tanıdığı herkes sıra ile ölüyordu..O ise sanki zaman meydan okur gibi dinç ve dingin olmaya başlamıştı. ...Benjamin tuhaf bir şekilde gençleşiyor aslında görünüşü haricinde oldukça gençti.. 60 yaşında gibi görünürken aslında 9 yaşlarındaydı ve kendisinden bir kaç yaş küçük Daisy'e aşık olmuştu.. ''Ona bir kez bakmam yetti çok güzel gülüyordu ve aşık oldum.''

                            
                   Zamanı Hiçe Saymak !                  
  Herşekilde yaşam değişiyordu.O farklıydı biliyordu ama bu çalışmasına engel değildi.. genç yaşında yaşlı görünümünde romörkörde çalışmaya başladı.. daha 17 li yaşlarındaydı bir savaş gördü..Daisy ile buluşmaya çalışsada bu imkansız gibi görünüyordu..Çünkü ondan yaşlı duruyor ve bu kadın oldukça pervasızdı...Ama bu zaman içinde doğaya aykırı olmak hiç kolay değildi.. herkes normalken o farklıydı sürekli gençleşiyordu.. Zaman ile dalga geçiyordu resmen... Ve Dasiy onun tek vazgeçilmezi tek aşkı olarak yıllar sonra karşısına çıktığında artık herşey farklıydı...

Kore Aşığı'nın Sevdikleri


Kore Aşığı bu filmde ağlamadı traji komikdi aslında çok fazlası ile trajik ama beni hiç ağlatmadı..Ama her Trajik film beni veya sizi ağlatacak diye bir durum yok:)...

Bu film bir çok ödülü hak ediyorsa inanın fazlası ile hak ediyor..İlginç bir hikayesi ve harika bir işleyişi var ..Filmlerin birini sarması için özelikkle ben gibiler ilk saniyede film beni etkiledi etkiledi..Yoksaa uhuuuuu:))))

Sezarın hakkı her zaman sezera ! Brad Pitt oyunculuğu ile göz dolduryor.. ve bir alıkşda makyöze gidiyor abi o neydi öyle..Adamı 80 yaşından 17 yaşına kadar bir görün ^^ İnanamayacaksınız o derece..

Filmi çok beğendim harikaydı ..Film için hiç birşey yazmadım aslında hele sonunu hiç yazmadım.. Ahh ne sondu diyesim var ..

Of of bitirdi beni
''Bana baktı o an anladım ki beni tanıdı,sonra uyur gibi gözlerini kapadı'' dedi Daisy

Akılda Kalanlar;

''” Hayatında olan bitene sinirlenebilirsin, küfür edebilirsin, kaderine lanet edebilirsin ama sona geldiğinde; hepsini unutmalısın. “
'Sanki uzun bi ömür yaşamış gibiyim ama hiçbir şey hatırlamıyorum. ''

Öyle bir film öneriyorum ki izlemeyenler heyyy siz! Ne duruyorsunuz hemen açın ve izleyin...Çünkü Kore Aşığı'nın aylar sonra izlediği onca filmden sonra etkilyen tek film.. Bu filmi bana öneren kardeşim gibi sevdiğim Elif'ime de çok teşekkürler....Sizde bana teşekkür edeceksiniz biliyorum:)) Annyyyooooo














                                             

Salı, Eylül 04, 2012

Mim: Devam Etmesini İstediğiniz Filmler, Animeler ya da Diziler



Hey! Say ! Shirushi beni bu yazısında mimlemiş.. Benim gibi zor beğenen kıl tipler için çok özel bir mim bu..

Devam Etmesini İstediğiniz Filmler, Animeler ya da Diziler ..

Afişten anlayacağınız üzre ben Kore 'yi sevdiğim kadar İngiliz tarihi aşklarına da ayrı bir düşkünüm hatta tutkunum.Aşk ve Gurur sanırım tekrar çekilse defalarca izlerim.BBC kanalı bu diziyi 6 bölümlük mini bir dizi olarak çekmiş en az 8 kere izledim..Aşkın bu denli saf ve önyargılısını daha önce görmemiştim ve izlememiştim.. Çok mükemmeldi hem dizi hem kitabı hem filmi anlayacağınız defalarca izlenilir bir yapımdır.

Bir diğerleride The Gratest Love ve Secret Garden .her ikiside kore yapımı ve gerçekten devamı çekilse kesinlikle izlenme rekorları kırar ki bu izleyicilerden olacağımdan eminim..

Mim'de sorulmamış ama film ve ya dizi olsaydı kesinlikle izleyeceğim bir şey var ki.. Karındeşen Jack  o ingiltere'nin gelmiş geçmiş üzerinden 100 yıldan fazla süre geçtiği halde hala muamma olan bir seri katil .. Bu adam ile ilgili bir yapım olsa kesinlikle izlerim..Ne pskopatım biliyorum ^^

Anime daha izleme şansım olmadı, ama bir tane bulursam onuda izleriz ^^






Pazar, Eylül 02, 2012

Korekolik Dergisi Çok Yakında Tüm bayilerde



Merhaba korecanlar bu güzelim bloğuma girmeyeli tam 1 ay olmuş neden girmediğime gelince, her zaman ki gibi kariyer peşindeydim ..^^ Neyse sorun neden girmemem değil benim sizi özlediğim ve yazmak için klavyenin tuşlarını kıracak kadar hararetli haberle dolu olmamdır. Konuyu uzatmaya gerek yok hemen direk dalış yapıyorum.

Kore Yıldızları Türkiye (korean stars from turkey) yöneticisi olan ben, geçenlerde üyelerimin hatta bir çok üyemin sürekli bir link paylaştığını, daimi üyeleriminde sayfaya sürekli mesaj attığını gördüm..''Off bu ne yahu böyle '' desem de içimde bir dürtü artık cevap ver dedi ve cevap yazdım..Üyemin adı Asena

''Admin lütfen bunu paylaş ''

Ki sağolsun Asena her yorumunda link paylaşmış, ehh her adminin içi burkulur paylaşıma bakmadan direk link paylaşılması..Cevap verdim ve inanmadım açıkcası konu şu Asena ve diğer üyelerin istediği şey bir dergi çıkacakmış ve bu dergi Türkiye çapında olcağını bunu haber yapmamı istedi..Bende doğal olarak benden bir hayli küçük ve tez canlı olan korecanlarımı boş ve vaadi olmayan bir ümide sürüklemediğimden aslı astarını öğrenmek istedim..

Moderatörlerden biri sonunda bana ulaştı ve gerekli olan tüm açıklamayı yaptı.. Şuan Kore ile olan işbirliği devam ettiğini yasal işleri yoluna koymak için tüm gayretleri ile gece gündüz uyumadıklarını belirtti ve bu hayali gerçekleştirmeye çok yakın olduklarını söyledi...Ki bu samimiyete az çok değil gerçekten inandım.. Yazışmalarından bahsetti ve çok kısa bir zaman sonra 5 tl karşılığında aylık bir dergi şeklinde  yayına sürüleceğine, basım için kaç bin örnek basılacağı konusunda müzdarip olduklarını bunun için en yaygın araç olan Facebook sayfası açıp bir nevi anket düzenledikleri kanısınada ben vardım..Ehhh mutlu bir haberdi ve paylaşılamayı hak ediyordu..

Şunu söylemeliyim ki Kore'den ithal haberleri artık netten yalan yanlış türkçe çevirlerle değil direk olarak emin ellerden alıcaksınız.. Hem kuşe kağıda basıldığını düşünsenize oppaların unnilerin resimleri..Ahhh daha iyisi Korekolik Dergisi piyasaya sürülüp az çok ses getirirse o çok sevdiğimiz ama ulşamadığımız sanatçılar dergiye özel röportajlar verecektir..Bu çok heycan verici ..

Kim bilir bu dergi çıktığında resmi bir sitesi olursa bu Kore Aşığı sonuna kadar yazacaktır dergiyi ise şimdiden ballandıra ballandıra anlatacaktır.. Şuan için tüm bildiğim bunlar sizi haberdar edeceğimden şüpheni olmasın ^^ Julıa Quınn 'nin Brigerton serisinin dedikodu yazarı Leydi Whıstledown'ın gibi size koreden haberleri vermiş gibi hissediyorum..ve yazıma onun gibi nokta koymak istiyorum..


Sevgili okuyucu;
Bu yazar, yakında bu derginin çıkacağını biliyor. Nereden mi biliyor dersiniz işte oda bu yazarın sırrı ^^Ama küçücük bir sır verebilirim sır burada tıkla ^^